Kudüs Günü kutlamasında basın açıklaması

HÜDA-PAR Merkez İstişare Kurulu Üyesi Nasuh Sevinik, Şırnak İl Başkanı Emcet Yalçın, Cizre ilçe Başkanı Ahmet Elçin, Silopi İlçe Başkanı Salih Gök, Memur-Sen ile Eğitim Bir-Sen İl Başkanı Abdullah Çatı ve vatandaşlar katıldı.

Kudüs Günü kutlamasında basın açıklaması

 Cizre ilçesinde Dünya Kudüs Günü nedeniyle düzenlenen basın açıklamasında, İsrail'in Kudüs işgali kınandı.

Mustazaflar Cemiyeti Cizre Şubesi tarafından Dünya Kudüs Günü nedeniyle basın açıklaması düzenlendi. Nuh Nebi Camisi'nde kılınan cuma namazının ardından gerçekleştirilen basın açıklamasına, HÜDA-PAR Merkez İstişare Kurulu Üyesi Nasuh Sevinik, Şırnak İl Başkanı Emcet Yalçın, Cizre ilçe Başkanı Ahmet ElçinSilopi İlçe Başkanı Salih GökMemur-Sen ile Eğitim Bir-Sen İl Başkanı Abdullah Çatı ve vatandaşlar katıldı.

Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasını, Cüneyt Özdemir okudu. Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid–i Aksa ve Filistin topraklarının, 1948 yılından bu yana siyonist rejimin işgali altında olduğunu belirten Özdemir, başta ABD olmak üzere batılı devletlerin desteğiyle günümüze kadar artarak devam eden bu işgalin, Müslümanlar için kutsal Kudüs davasına dönüştüğünü hatırlattı. Özdemir, sessiz ve tepkisiz kalındığı sürece, işgalin yayıldığı mukaddes belde Kudüs'te Müslümanların kanının akıtılmaya devam edileceğini, siyonist ateşin sadece Kudüs'ü değil İslam ümmeti olmak üzere tüm insanlığı yakacağını söyledi. Başta batılı devletler olmak üzere dünyanın üç maymunu oynadığı zulümlere karşı Filistinli Müslümanların yanında olmanın ilahi bir fariza olduğuna vurgu yapan Özdemir, Kudüs fatihi Selahaddin-i Eyyubi"nin emanet bıraktığı mukaddes davaya sahip çıkmanın en büyük miras olduğunu belirtti.


Özdemir, "Arz-ı mevud hedefine ulaşmak isteyen siyonistlerin bu kirli tezgahı, ümmetin göstereceği birlik ile dağıtılmalıdır. Yine unutmamalıyız ki, bizler parçalanmaya devam ettikçe, çekiştiğimiz ve de çatıştığımız müddetçe dünya müstekbirlerinin iştahı kabaracak, pervasızca yeni katliamlar işleyeceklerdir. Şu da bilinmeli ki, Kudüs ne sadece Filistin toprağıdır ne de Arapların vatanı. Kudüs bütün Müslümanların, İslam milletlerinin mukaddes beldesidir. Bu gerçek dolayısıyla mukaddes toprakları savunmak ve işgali sonlandırmak da hepimizin öncelikli vazifesidir. Müslümanlar için Mescid-i Aksa, Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi'den sonra yeryüzündeki en mukaddes mabettir. Bugün Kudüs'ü her zamankinden daha çok gündemde tutmalı ve hürriyeti için mücadele etmeliyiz. Küresel küfür güçleri, en küçük zaman dilimini dahi Kudüs'ü Yahudileştirme gayreti ile plan ve projeler geliştirmektedir. Kudüs'ün küresel bir saldırı altında olduğunu görmeliyiz. Zalimler topluluğu tüm imkanları ile İslam ümmetini hedef almışken bizlerin tepkisizce oturması büyük bir vebaldir. İslam ümmetinin yaşadığı acıların ana sebebi; fesat yayan, yeryüzünde ilk asabiyet tohumlarını eken lanetli siyonistlerdir. Tarihi süreçte İslam milletlerine her türlü zulmü reva gören İsrailoğulları, bugün topraklarımızdaki fitnenin de kaynağıdır. Gayr-ı meşru rejimlerinin varlığını ayakta tutabilmek için her türlü melaneti işleyen siyonistler, İslam coğrafyasında oluşturdukları kaos ve kargaşadan beslenmektedir. İşledikleri cürümlerle sadece Müslümanları değil bütün insanlığı tehdit eden işgalci siyonistlere karşı mücadele etmek aynı zamanda tüm insanlığı vazifesidir. Siyonistlerin ilk hedefi Müslümanlardır, nihai hedefleri ise bütün bir insanlığı köleleştirmektir" dedi.

Müslümanların Kudüs'ü özgürleştirmek için acilen hareket geçmesi gerektiğini dile getiren Özdemir, "Bizler buradan İslam ümmetine, ümmetin bütün fertlerine sesleniyoruz. Bugün, her zamankinden çok daha fazla kardeşliğe, birliğe ve beraberliğe ihtiyacımız vardır. Rabbimizin emrettiği şekilde aramızda İslam kardeşliğini tesis etmek, ümmet olarak bizim en öncelikli meselemizdir. Bunun için çalışmalı, bunun için zemin hazırlamalıyız. İslam coğrafyasındaki savaşlar, zulümler, akan kanlar ve çiğnenen mukaddesatlar ümmetin vahdetiyle son bulacak ve Kudüs, özgürlüğüne kavuşacaktır. Müslümanlar kardeş olduklarının farkına vardığında, birbirleriyle ilgili ötekileştirici, çatışmacı dili bıraktıklarında, artık namluların yönünü birbirlerine doğrultmadıklarında muzaffer olacaklardır. Kudüs, bizim birleşmemizi beklemektedir. Biz kendi aramızda birlik kuramazsak bu zillet hali ve yaşadığımız bu acılar katmerlenerek devam edecektir. İçinde bulunduğumuz bu mübarek ayda, ümmetin içinde bulunduğu hali, Kudüs davasını ve kendi sorumluluğumuzu çok daha fazla düşünmeli, bol-bol dua etmeli, Müslümanların birlik ve beraberliği için harekete geçmeliyiz. Bu anlamda daha önce de dile getirdiğimiz şu çağrımızı yineliyoruz; Siyonistlerle olan askeri ve ekonomik iş birliklerini sonlandırın! Kudüs'ü bir bütün olarak Filistin'in başkenti ilan edin ve buna ilişkin pratik adımlar atın! Yıllardır büyük sıkıntılar çeken, saldırılara uğrayan Gazze'nin üzerindeki ablukanın kalkması için her türlü baskıyı oluşturun! Siyonist sermayenin ülkenizde ticaret yapmasına izin vermeyin! Filistin topraklarını işgal altında tutan siyonistlerin meşru olmayan rejimini tanımaktan vazgeçin! Bu münasebetle bir kez daha "Dünya Kudüs Günü"nün İslam ümmetinin birlik ve beraberliğine vesile olmasını Allah'tan niyaz ediyoruz. Müslüman kardeşlerimizin akan kanının durmasını, var olan iç çatışmaların sonlanmasını temenni ediyoruz. Ayrışan değil bütünleşen bir ümmetin inşası için Allah'ın vesileler oluşturacağını umuyoruz. Ümmetin vahdeti ve Kudüs'ün özgürlüğüne şahit olacağımız yarınların bizlere nasip olması duasıyla Allah'a emanet olun" diye konuştu.

Basın açıklamasının bitmesiyle kalabalık kitle sessiz bir şekilde dağıldı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER