“Eğitimin Nabzı Güçlükonak’ta Atacak” – Yunus Babayiğit’le Yolun Başında Bir Söyleşi

Güçlükonak’ın yeni İlçe Milli Eğitim Müdürü Yunus Babayiğit, göreve atanır atanmaz dikkat çeken adımlar attı. Eğitimde proje odaklı geçmişiyle bilinen Babayiğit, İdilhaber’e verdiği özel röportajda ilçenin eğitim yapısını, önceliklerini ve hedeflerini samimiyetle anlattı.

İdilhaber: Sayın Babayiğit, öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun. Göreve hızlı bir giriş yaptınız. Bankayla imzaladığınız promosyon anlaşması dikkat çekti. Süreci sizden dinleyebilir miyiz?

Yunus Babayiğit: Teşekkür ederim. İlk iş olarak, personelimizin haklarını gözetmek istedim. Güçlükonak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görev yapan eğitim çalışanlarını kapsayan maaş promosyon sözleşmesini Ziraat Bankası Güçlükonak Şubesi ile gerçekleştirdik. Benden önce böyle bir anlaşma yapılmamıştı. 36 ay süreli, kişi başı 60 bin TL’lik bir protokol imzaladık. Bu anlaşmanın, personelimizin motivasyonuna olumlu katkı sağlayacağına inanıyorum.

İdilhaber: Güçlükonak’ın eğitim yapısından biraz bahseder misiniz? Öğrenci ve öğretmen sayılarınız nedir?

Yunus Babayiğit: İlçemizde toplamda 3600 öğrenci öğrenim görüyor.  29 okulumuzda yaklaşık 300 öğretmen görev yapıyor. İlçe merkezinde yer alan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü binamızın yanı sıra, 50 kişilik kapasiteye sahip bir öğretmenevimiz de bulunuyor. Eksiklerimiz var ama çözülemeyecek sorunlarımız yok. Ekip olarak hızlıca çözüm üretmeye çalışıyoruz.

İdilhaber: Uluslararası Güçlükonak Sempozyumu gündemde. Bu etkinliğe dair neler söylemek istersiniz?

Yunus Babayiğit: Güçlükonak Uluslararası Sempozyumu’na ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Şırnak Üniversitesi, Şırnak Valiliği ve belediyelerimizin iş birliğiyle düzenlenen sempozyumda ilçemizin tarihi, kültürel değerleri, alimleri ve kaplıcaları ele alınacak. Tebliğler ve sunumlar sayesinde Güçlükonak daha geniş kitlelerce tanınacak. Bu sempozyumu çok önemsiyoruz.

İdilhaber: Son olarak, Güçlükonak sizce nasıl bir yer?

Yunus Babayiğit: Güçlükonak, sakin, huzurlu ve samimi bir ilçe. Öğretmenevi, banka, ilçe emniyet müdürlüğü, kaymakamlık, süpermarketler, petrol ofisleri ve kuyumcular gibi birçok hizmet kurumu burada mevcut. İnsanlar arasındaki iletişim çok güzel; herkes birbiriyle barışık ve destekleyici. Burada çalışmak bu yüzden çok kıymetli.

İdil Haber Söyleşisi: Eğitimde Yıl Sonu Motivasyonu ve Bilim Şenliği Üzerine Babayiğit ile Konuştuk

İdil Haber: Eğitim öğretim yılının sonlarına yaklaştığımız bu dönemde, öğrencilerin motivasyonlarında bir düşüş yaşandığı sıkça dile getiriliyor. Bu konuda bir çalışmanız var mı?

Babayiğit: Evet, gerçekten de yılın bu zamanlarında öğrencilerin dikkatinin dağılması ve motivasyonunun azalması yaygın bir durum. Biz de Güçlükonak ilçemizde bu durumu tersine çevirmek için harekete geçtik. Gabar Dağı’nın eteklerinde ve Cehennem Deresi’nin yamacında yaşayan çocuklarımızla birlikte bilim ve teknolojinin ışığında hazırladıkları projeleri sergileyecekleri bir Bilim Şenliği düzenliyoruz.

Babayiğit: Elbette. Bu şenlik sayesinde öğrencilerimiz kendi projelerini sergileyecek, adeta kendi küçük Teknofest ortamlarını oluşturacaklar. Hedefimiz sadece bilimsel projeler üretmek değil; çocuklarımızın ilim ve fen ışığında gelişimlerine katkı sağlamak. Aynı zamanda bilimsel düşünme becerilerini teşvik etmek ve öğretmenlerimizin rehberliğinde bilimi sevdirmek istiyoruz.

İdil Haber: Bu etkinliğin öğrenciler üzerinde nasıl bir etki yaratmasını bekliyorsunuz?

Babayiğit: Öncelikle öğrencilerimizin özgüven kazanmasını, emek verdikleri projeleri sunarken gurur duymalarını istiyoruz. Bilim Şenliği, sadece projelerin değil; aynı zamanda umudun, azmin ve geleceğe olan inancın da sergilendiği bir buluşma olacak. Bu atmosferin, onların eğitim hayatlarına ve kişisel gelişimlerine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz.

İdil Haber: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Babayiğit: Bu çalışmayı dağların arasında, zorlukların içinde ama büyük bir inanç ve kararlılıkla gerçekleştiriyoruz. Bilimin ışığında yükselen bu çaba, çocuklarımızın geleceğini aydınlatacak. Tüm eğitim camiasına, öğretmenlerimize ve velilerimize bu süreçteki destekleri için teşekkür ediyorum.

Söyleşinin ardından İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü binasından ayrılarak ilçe merkezinde kısa bir gezinti yaptık. Kültür Bakanlığı tarafından yapımı süren kütüphane inşaatı devam ediyordu. Tamamlandığında merkeze estetik ve kültürel değer katacağı kesin. Öğretmenevini ziyaret ettiğimizde ise, misafir ağırlamak için gayet yeterli ve modern bir yapıyla karşılaştık.

Yunus Babayiğit’in misafirperverliği, pozitif enerjisi ve eğitim vizyonuyla ilçeye yeni bir soluk getireceği hissiyatıyla Güçlükonak’tan ayrıldık.

Yunus Babayiğit Kimdir ?

Yunus Babayiğit: Dağların Ardında Yükselen Bir Eğitim Işığı

Yunus Babayiğit, yalnızca bir Millî Eğitim Müdürü değil. O, öğrencinin gözünde bir yol gösterici, öğretmenin arkasında duran bir destek, velilerin ise eğitime dair umudunu diri tutan bir isim. İdil’deki görev süresinde, Rehberlik Araştırma Merkezi’nden BİLSEM’e, e-sınav merkezlerinden mesleki eğitime kadar birçok yeniliği hayata geçirdi. Sadece projelerle değil; eksik sıraları tamamlayan, teknolojik donanımları sağlayan, köy okullarını çağdaşlaştıran pratik çözümleriyle de adından söz ettirdi.

Ama onu farklı kılan, sadece yöneticilik becerisi değil. Yunus Babayiğit’in esas gücü, insana dokunabilen liderliği. Okul bahçelerinde çocuklarla birlikte top oynarken, öğretmenler odasında bir çay eşliğinde fikir alırken ya da bir köy okulunun eksiklerini yerinde tespit ederken görülüyor en çok.

Bugün Güçlükonak İlçe Millî Eğitim Müdürü olarak görevde. Henüz ilk adımlarında dahi, ilçeye yepyeni bir enerji getirdi. Katılımcı liderliği, çözüm odaklı yapısı ve sahadaki varlığıyla eğitimcilerin güvenini kazanmış durumda. Özellikle yıl sonu yaklaştıkça düşen öğrenci motivasyonunu artırmak amacıyla planladığı Bilim Şenliği, onun vizyonunun sadece teoride kalmadığını, somut karşılıklar bulduğunu gösteriyor.

Yunus Babayiğit’in hikâyesi, aslında bir kişisel başarı öyküsünden çok daha fazlası. O, eğitimin sadece dört duvar arasında değil; dağların, derelerin, yolların arasında da filizlenebileceğini kanıtlıyor. Ve bu filizlerin, bir gün ülkenin geleceğine kök salacak güçlü ağaçlara dönüşeceğine yürekten inanıyor.

Ropörtaj: Abdurrahman Baran