BOĞAZİÇİ OLAYLARI VE KALEYİ İÇTEN FETHETMEK

Son 4-5 yıldır o kadar hızlı ve baş döndürücü gelişmeler oluyor ki ülkemizde,

Dün birlikte olduklarına bugün dünkü karşıtlarıyla birlikte en acımasız bir şekilde saldırıyorlar. Tabii ki, bütün bu kötülüğe ister istemez şahit oluyorsun. Çünkü normal bir insansın, medyayı takip ediyor, sosyal medyayı görüyor, TV seyrediyorsun 

Hz. Ali(ra) "Birisiyle dost olduğunuzda bütün sırlarınızı paylaşmayınız ki yarın birbirinize küstüğünüzde başınıza bela olmasın. Yine bir insan ile küsmüşseniz, onun hakkında, yarın onunla karşı karşıya geldiğinizde utanmayasınız diye çok kötü şeyler söylemeyin" der

Herodot der ki:

İranlı Dara'nın kuvvetleri, çok muhkem olan Babil Kalesini muhasaraya almış ve 17 ay boyunca kaleyi fethetmeyi başaramamışlardı. Çünkü kaleleri hem çok muhkem hem de Babilliler, Dara'nın saldırısından haberdar imişler ve ona göre hazırlıklarını yapmışlardı.

Babil kalesine sık sık hücum etmelerine, değişik hile ve desiselerle saldırılar düzenlemesine rağmen İran kuvvetleri, bırakın bir gedik açmayı kalede, bir delik bile açamadılar. Günler sonra bir Babilli, kale burçlarından, İranlılara seslenerek; "Ey İranlılar, bizim kalemiz çok sağlam, siz bizimle baş edemezsiniz. Ne zaman katır doğurursa belki o zaman kalemizi alabilirsiniz" der.

Babil'li katırın doğurmayacağından emindir. Hâlâ bizim buralarda bile, olmayacak bir iş için, "Ne zaman katır doğurur ve ya tuz biter, yani tuz tohumdan çıkarsa" denilir. Babilli katırın doğurmayacağını sanıyorsa da, bu olaydan birkaç gün sonra, Dara'nın en önemli komutanlarından Zapiros'un katırı doğurmasın mı? Adamları Zapiros'a haber verirler ve o da hem şaşırır hem de bunu, kalenin alınabileceği konusunda Tanrı'nın bir lütfu olarak değerlendirir. 

Hemen hazırlıklara başlar, önce kulağını keser, burnunu yırtar, bütün vücuduna işkence yapar ve bu perişan haliyle Dara'nın karşısına çıkar. Dara çok şaşırsa da olaya, durumu bütün açıklığıyla padişahına anlatır Zapiros. Ve sonra da Dara'ya hitaben Zapiros; "Ey padişahım, eğer bu kaleyi gerçekten almak istiyorsan beni dinle ve dediklerimi harfiyen uygulayın. Ben bir kaçak gibi kaleye girmeyi başardıktan sonra, siz bir kaç gün bekleyin ve 20 tane işe yaramaz askeri doğu kapısına gönderin. Aradan beş gün geçtikten sonra bu kez 50 tanesini batı kapısına yollayın. Bir hafta sonra da daha fazlasını güney kapısına gönderiniz. Bütün bunların ardından bir süre bekleyin ve Kaleyi tekrar yakından ama gizlice kuşatın. Bütün kapılara yanaşın" der ve gider.

Yaptığı plan mükemmel bir şekilde işler. Önce kolaylıkla kaleye sokulur. Başına gelen felaket gördüğü işkenceden bellidir zaten! Ve Babillilere; "Dara'ya bu kaleyi kuşatmaktan almaktan vazgeçelim. Onlar bize bir zarar vermediler, dedim. O da size çok düşman olduğundan beni bu hale getirdi" der.

Babil askerleri Zapiros'u Krallarına götürür, durumunu anlatırlar. Kral önce onu tedavi ettirir ve kendisinden bir isteği olup olmadığını sorar. Bunun üzerine Zapiros Kral'a; "Bundan sonraki tek amacının, kendisini bu hale getiren Dara ve askerlerinden intikam almak olduğunu, eğer oradan bir saldırı gelirse kendisi onlara karşı ölümüne direneceğinden, kendisinin onlara karşı gönderilmesini..." yalvararak söyler.

Plan işler ve beş gün sonra bir grup Dara askerinin kaleye doğru geldiği haber verilir. Zapiros çok küçük bir kuvvetle onları karşılar ve hepsini öldürür. Babil Kalesi'ne zaferle geri dönen Zapiros kahraman gibi karşılanır ve küçük bir grubun başına komutan olarak atanır. Aradan bir hafta geçmeden daha büyük bir İran askeri kuvvetinin kaleye doğru geldiğini haberi gelir gelmez Zapiros kendi kuvvetleri ile kaleden çıkar ve gelen askerlerin hepsini tekrar öldürür. Zapiro'un nâmı kale içinde yayılır ve daha büyük bir kuvvete komutan olur. Ününün yayılmasından büyük keyif alan Zapiros gittikçe kale efradı içinde güvenilir bir insan haline gelir. Aradan bir kaç gün daha geçer ve büyük bir kuvvetin kaleye doğru harekete geçtiği haberini verir gözcüler ve doğal olarak Zapiros küçük bir kuvvetle kaleden dışarı çıkar ve darmadağın eder eski yandaşlarını...

Bunun üzerine Babil Kralı Zapiros'u ordusunun komutanı olarak atar ve kalenin anahtarlarını da ona teslim eder. Derken planlanan gerçekleşir ve İran Ordusu Kale'ye doğru gizlice hareketlenir, sadece bir kapıya açıktan gelirler. Zapiros'da kuvvetlerini o kapıya yönlendirir ve kendisi diğer kapıları açtırır İran ordusuna. Bunca yıldır her saldırıya ve hücuma direnen Babil kalesi içten fethedilir ve tarihten silinir. 7.Subat.2021

Sonra demedi deme,

Selam ve Dua ile

Abdulselam Gulec

Twitter ; @Abdulselam1

YORUM EKLE
YORUMLAR
Mehmet ata akıncım
Mehmet ata akıncım - 3 yıl Önce

Yorum gerçekten harika her şeyin hayırlısı selam ve dua ile

Mahmut akova
Mahmut akova - 3 yıl Önce

Harika ve dusundurucu

Abdullah göze
Abdullah göze - 3 yıl Önce

Ders çıkarılacak bir yorum yüreğinize sağlık Rabb'im razı olsun sizden

İsmail şimşek
İsmail şimşek - 3 yıl Önce

Düşündürücü ve ders alınacak bir açıklama

Gölge etmeyin yeter
Gölge etmeyin yeter - 3 yıl Önce

Selamınızi duanizi alin golge etmeyin. Seküler bir gençlik var artık. Padisahlariniza,şeylerinden,cemaat liderlerinize biat etmeyecek kimse.

Ne alakası var
Ne alakası var - 3 yıl Önce

Yaw ne alakası var ???? Reel politik konjonktür ile nasil bagdastiracaz,,, yazarımız siyasi olarak arkasını krala yaslamiş yaziyor. Krala yaslanmayin dusersiniz