Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Göç Örgütü (IOM), 2021’den bu yana 2684 göçmenin yaşamını yitirdiğini açıkladı. Can kayıplarının çoğu, Akdeniz ve Avrupa ülkelerinde meydana geldi.
Dünya Göç Örgütü’nün bu yeni raporunun yazarı Julia Black, “2014’ten bugüne, Avrupa yolundaki 29 bin göçmenin ölümü kaydedildi” dedi.
Black, “Bu ölümler göç için sağlıklı ve yasal başka yollara ihtiyacımız olduğu konusunda ciddi bir uyarıdır” ifadelerini kullandı.
Sadece Akdeniz’de 2021’den bu yana 2 bin 836 göçmenin ölümü tespit edildi. Bu da 2019-2020 arasında yaşanan 2 bin 262 can kaybına oranla sayının artığına işaret ediyor.
İki zorlu yolda meydana gelen can kayıplarının çok daha fazla olabileceği tahmin ediliyor. Çünkü çoğu zaman gelen bilgilerin teyit edilmesi gecikebiliyor ve bazen de göçmen tekneleri arkalarında hiçbir ipucu bırakmadan denizin derinliklerinde kaybolabiliyor.
Ölümler 2020’ye oranla arttı
2021 yılında Avrupa’ya göç yollarındaki can kaybı sayısı 2020’ye kıyasla artmış durumda.
Türkiye-Yunanistan yolunda 126, Balkan ülkelerinin batısındaki yolda 69, Akdeniz’de 53, Belarus-Avrupa yolunda da 23 can kaybı kaydedildi. Ayrıca Ukrayna’daki savaştan kaçıp Avrupa’ya sığınmak isteyen 17 kişinin de yaşamını yitirdiği tespit edilebildi.
Dünya Göç Örgütü, göçmenlerin yol boyunca karşılaştıkları riskleri azaltmada başarısız olmalarına rağmen, Avrupa ülkelerinin birçok defa göçmenlerin imdadına yetişebileceğini ve birçok mağdurun ölümünü önleyebileceğini söyledi.
IOM rakamlarına göre, 252 kişi Avrupa sınır muhafızları ve güvenlik güçleri tarafından sınır dışı edilmelerinden sonra yaşamını yitirdi.
7 yılda 17 binden fazla ölüm
Genel olarak, 2014'ten 2021'e kadar 17 binden fazla insan, Avrupa yolunda ve Avrupa içinde yaşamını yitirdi ancak tüm kurbanların kimlikleri bilinmiyor ve bu durum birçok ailenin akrabalarının akıbetini bilememesine yol açıyor.
Raporun birçok milletten insanların göç yolunda yaşamını yitirdiğinin belirten Black, şunları aktardı:
“Raporumuzda, Avrupa'ya giderken ve Avrupa içinde ölen 52 ülkeden insanlar var.
Bu konunun, kayıp kişilerin bulunmasıyla uğraşırken aileler ve topluluklar üzerinde bir etkisi oluyor. Yetkililer sürece dahil olmadan bu konuda bilgi vermek için inisiyatif almayın” dedi.